18 Nisan Per 2024
Ana SayfaHaberlerFutbol ErkekBurak Kızılhan: "Türkiye'de futbol 1959'dan önce de vardı"

Burak Kızılhan: “Türkiye’de futbol 1959’dan önce de vardı”

- Advertisement -

Fenerbahçe Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı’ndan Faaliyet Raporu’nu okuyan Genel Sekreter Burak Kızılhan, açıklamalarda bulundu.

Kızılhan’ın konuşması şu şekilde;

“Sayın Divan Kurulu Başkanım, Sayın Başkanım, kıymetli genel kurul üyelerimiz,

undefined

Saygı Değer Yönetim Kurulu Üyeleri,

Ekranları başında bizleri takip eden taraftarlarımız, değerli basın mensupları…

Sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyor; bir demokrasi bayramı olarak geçirmeyi umduğumuz Olağan Seçimli Genel Kurulumuza hepiniz hoş geldiniz diyorum.

Büyük bir heyecanla beklediğimiz genel kurulumuzu, nihayet gerçekleştirebilmenin derin mutluluğunu yaşıyoruz.

Bildiğiniz gibi, genel kurul tarihimizi, tüzüğümüzün emrettiği doğrultuda 29-30 Mayıs ve bu tarihlerde yeterli çoğunluğun sağlanamaması halinde 5-6 Haziran olarak ilan etmiştik. Fakat 29-30 Mayıs tarihlerinde, ülkemizin içinde bulunduğu salgın kısıtlamaları ve İçişleri Bakanlığımızın aldığı kararlar gereği hedeflenen ilk zamanda gerçekleştiremedik. Daha sonra, 5-6 Haziran ve yeterli çoğunluğun sağlanamadığı durumunda 12-13 Haziran tarihlerinde kongremizi gerçekleştirmeyi düşündük ama pazar günleri uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı, bu planlama da değişikliğe uğradı.

Bakanlığımızın aldığı kararlar sebebiyle, iki kez ertelemek zorunda kaldığımız Olağan Seçimli Genel Kurulumuzu, bugün gerçekleştirebilmenin heyecanıyla sizlerin karşısındayım.

Mevcut düzenlemeler doğrultusunda; pazar günleri de sokağa çıkma kısıtlaması olması sebebiyle, genel kurulumuzu tüzüğümüze uygun bir şekilde iki günde icra edebilmek adına tarihleri cuma ve cumartesi günlerine denk gelecek şekilde ayarladık.

Ülkemizin aşılama konusunda kat ettiği mesafe de bugün burada toplanmamızı kolaylaştıran büyük bir etken oldu.

Bu vesileyle, başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere, ilgili tüm devlet kurumlarımıza tüm salgın sürecince ortaya koydukları, üstün mücadele örneği için teşekkürlerimi bir borç bilirim.

Her bir üyemize zaman ayırıp, değer verip, kulübümüzün geleceğinde bir söz sahibi olmak adına, buraya geldiği için müteşekkiriz. Yarın da, katılımımızın yoğun olacağı ve kongre üyelerimizin demokratik haklarını kullanacakları bir kongre olmasını temenni ediyorum.

Değerli kongre üyelerimiz, sizlerin güçlü ve kesin iradesiyle üç yıl önce Fenerbahçemizin yönetim kurulu üyesi olmaya layık görüldük.

Geride bıraktığımız üç yılda, bu iradenin getirdiği sorumluluğu her daim hissederek çalıştık, sonsuz desteklerinize mazhar olduk.

Büyük bir coşkuyla yola çıktığımız anda, siz değerli kongre üyelerimize ve taraftarlarımıza sunduğumuz vaatlerimizi yerine getirmek için çokça mesai verdiğimiz, kulübümüzün gelecekte sağlıklı bir finansal ve kurumsal yapıyla ilelebet var olabilmesi için sağlam adımlar attığımız bir üç yılı geride kaldı.

Yerine getirebildiğimiz vaatlerimizin yanı sıra yarım kalan projelerimiz de oldu. Bunun en büyük sebebi hepimizin malumu olan Mart 2020’den beri tüm dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan Covid-19 salgını oldu.

Özellikle salgının ilk üç ayında en önemli önceliklerimiz hayatta kalabilmek, çalışma arkadaşlarımız ve sizlerin sağlığının yerinde olması ve önümüzü görebilmeye çalışmak oldu.

Her hafta, heyecanla bir araya geldiğimiz stadyumları, salonları dolduramaz, takımlarımızı coşkuyla destekleyemez olduk. Bu beklenmeyen ve hiç arzu etmediğimiz ayrılık, manevi olduğu kadar ne yazık ki maddi olarak da Kulübümüzü derinden etkiledi. Güçlü dijital altyapımız ve yeterli teknik donanımımız sayesinde, salgın sürecinin başından bugüne dek, çalışma arkadaşlarımız dönüşümlü olarak ofislere gelse de, evlerinden çalışabilecekleri bir düzene geçmiş olduk.

Her şeyin başı sağlık ilkemiz doğrultusunda, bugüne kadar sporcularımız ve çalışanlarımıza 15.226 adet PCR testi uyguladık. Bu süreçte pozitif vaka sayımız, sporcularımızda 77, teknik kadrolarımız ve çalışanlarımız 160 olmak üzere, toplam 237 oldu. Uyguladığımız test politikasıyla salgının Kulübümüz bünyesindeki durumunu sürekli kontrol altında tutmaya çalıştık. Ayrıca bu süreçte Kulübümüzün tarihinde ilk kez, değerli iş ortağımız HDI Sigorta ile birlikte, çalışanlarımız için tamamlayıcı sağlık sigortası imkânını hayata geçirdik.

Çalışma arkadaşlarımız ve sporcularımız kadar, özellikle 65 yaş üzeri olmak üzere siz değerli kongre üyelerimizin sağlığı da salgının ilk döneminde bizim için en önemli konu başlıklarından biriydi.

Başkanımızın önderliğinde, 65 yaş üstü Fenerbahçe Spor Kulübü kongre üyeleri ile futbol, voleybol ve basketbol branşlarımızdaki kombine kart sahiplerimize, bu süreç boyunca küçükte olsa bir nebze destek olmak adına, değerli iş ortağımız, zaman sponsorumuz Getir firmasıyla birlikte, ‘Fenerbahçe Ailesi Destek Kolisi’ adı altında destek kolilerinin gönderimini sağladık. Fenerbahçe Ailesi Destek Kolilerinin yanı sıra, kulüp bünyemizde çalışan 1217 çalışanımıza da bu süreçte ihtiyaç kolisi gönderimi sağlandı. Futbol A Takımımız da yine değerli iş ortağımız Getir’in dağıtımını yaptığı ve İstanbul Valiliği tarafından düzenlenen, Vefa kolisi kampanyasına katılarak, ihtiyacı olan vatandaşlarımıza 33 bin koliyle destek oldular.

Salgın nedeniyle, kaçınılmaz olarak, gelirlerimizin ve faaliyetlerimizin çok önemli ölçüde düştüğü özellikle o ilk dönemde hiçbir çalışma arkadaşımızı mağdur etmemek adına büyük çaba sarf ettik. O anda ve devamında bugüne kadar ulaşan süreçte Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı İŞKUR tarafından “Kısa Çalışma Ödeneği” adıyla sağlanan gelir desteği bize bir nebze de olsa nefes aldırdı.

Bu vesileyle, sağlanan bu destek için, başta Kadıköy olmak üzere, tüm İŞKUR Hizmet Merkezi yetkili ve çalışanlarına bir kez daha teşekkür ederiz.

Genel kurulumuz, camiamızın yüce meclisidir. Bugün burada geride bıraktığımız üç yılın muhasebesini yapmak, iyileri ve kötüleri konuşmak, bize yol gösterecek eleştirilerinizi dinlemek için bir araya geldik.

Yarın da, Kulübümüzün gelecek üç yılı için sandıklara gideceğiz. O nedenle Haziran 2018’den bugüne, Kulübümüze dair gelişmeleri sportif başarı, hukuki, finans, idari, sosyal sorumluluk, tesisleşme başlıkları altında özetlemek istiyorum.

İlk olarak, çok sıcak ve camiamızın çok hassas olduğu bir gündem maddesi içermesi sebebiyle hukuk başlığını açıyorum.

Hepimizin malumu, 4 Haziran 2021 günü Fenerbahçemize karşı kurulan kumpasın davasında mahkeme hükmünü açıkladı ve sanıkları binlerce yıllık cezalara çarptırdı. Bu karar, ilk günden beri inançla aynı noktada duran asırlık çınarımızın masumiyetinin tescili anlamında büyük önem teşkil ediyor. On yılda, Fenerbahçe Camiasının tüm fertleri olarak, alnımız ak, dik bir duruşla kulübümüzün arkasında bir an bile şüphe duymadan yiğitçe, mertçe durduk. Kulübümüze bu kumpası kuranların bazıları kaçtı. İnanıyoruz ki; Yüce Türk adaleti hepsini bulundukları delikten tek tek toplayarak hak ettikleri cezaları çekmelerini sağlayacaktır.

Bazıları ise yüzyıllarca cezaları ile devletimize, milletimize ve kulübümüze verdikleri ağır yaraların bedellerini ödemek için ceza evindeler.

Kısaca onlar gitti, biz kaldık!

Lakin Başkanımızın da o gün dediği gibi, biz büyük bir sevinç içinde değiliz; aksine çalınan 10 yılımız için hayal kırıklığı ve öfke ile doluyuz. O gün bu kirli operasyonun tetikçiliğini yapanları, medyadaki etkilerini kullanarak Kulübümüzün itibarını iki paralık etmeye çalışanları, ne biz ne de camiamız unuttu.

Bir iki özür dileyen olsa da, büyük bir çoğunluğu bugün utanmadan ekranlarda yer almaya, gazete köşelerinde yazmaya devam etmektedir.

Bu işe bulaşan herkesten hesap sormak bizim boynumuz borcudur ve soracağız da!

Şimdi en büyük beklentimiz, 3 Temmuz Davası’nda Yargıtay’daki dosyamızdan da Kumpas Davamızdan çıkan kararın çıkması sonuca uygun bir karar çıkması ve eski Başkanımız Aziz Yıldırım, yöneticilerimiz ve çalışanlarımız ile ilgili beraat kararlarının onanmasıdır.

Fenerbahçemiz, toplumun vicdanında ve bağımsız Türk mahkemelerince aklanmıştır. FETÖ sarı-lacivert duvara çarpmış, sarı-lacivert duvar ise bir toplumun uyanışına öncülük etmiştir.

Fenerbahçemizin 3 Temmuz Sözde Şike ve kumpas davaları; camianın istisnasız her bir ferdine mal olmuş, ortaya konan mücadele ve duruş, kişilerden bağımsız, büyük taraftarımızın ve asırlık çınarımızın mücadelesi olmuştur! Bu konu yoruma kapalıdır!

Bir diğer çok önemli hukuki mücadelemiz ise tarihte resmen kayıtlı olan 1959 öncesi şampiyonluklar mevzusudur. 1959 öncesi şampiyonlukların sayılmasına dair başvurumuz, yönetim kurulumuzun 3 yıldır hassasiyetle üzerinde çalıştığı bir konudur. Bu konu, 2014 yılından beri, Fenerbahçe tarafından birikimli olarak süregelen bir çalışmanın sonucudur.

Burada önemli olan Türk futbolunun tarihiyle barışması, gerçeklerin kabul edilmesi, Lefterlerin, Cihatların, Canların, Fikretlerin, bu forma için emek verenlerin ve tüm nesillere ilham olmuşların tarihte hak ettikleri muameleyi görmesidir.

Baba Hakkılara, Sebalara, Baba Gündüzlere, Gençlerbirliği’ne, Göztepe’ye, Ankaragücü’ne, Ankara Demirspor’a, Eskişehir Demirspor’a, İstanbulspor’a iade-i itibar yapılmasıdır.

Bu şampiyonlukları görmezden gelmek futbol tarihine, Türkiye Cumhuriyeti tarihine haksızlıktır. Bu yalnızca Fenerbahçe’nin şampiyonlukları meselesi değildir.

Türkiye’de futbolun 1959’dan önce de var olduğunu ve o günlerde kazanılan kupaların yok sayılamayacağını herkese göstereceğiz.

Konuya dair Türkiye Futbol Federasyonu’na gerekli olan tüm dokümanları geçtiğimiz sezon içinde sunduk. Arzumuz, 1923’te kurulan TFF’nin, kendi ilk 36 yılına sırtını dönmemesidir, hakkı hak sahibine teslim etmesidir.
Umuyorum ki yakın zamanda bu konuda hepimizin beklediği güzel haberleri alacağız.

Yıllardır beklenen Kenan Evren Lisesi arazisi konusu da geçtiğimiz üç yıl içerisinde çözüme kavuşan bir diğer hukuki konu oldu. 2002’den beri devam eden süreç sonucu 14 Ekim 2020 tarihi itibariyle stadımızın yanındaki Kenan Evren Lisesi arazisinin 30 yıllık irtifak hakkı Kulübümüz tarafından alındı.

Bu hususta başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

Bu araziyle ilgili proje seçenekleri yönetim kurulu üyelerimiz ve yetkililerimizce değerlendiriliyor. Kulübümüze değer sağlayacak bu projenin hayata geçmesi için ince eleyip sık dokuyoruz.

Değerli kongre üyelerimiz, 2018’de sizlerin oylarıyla yönetime gelmeden önce ve geldiğimizde en mühim konu başlığımız Kulübümüzün finansal durumuydu.

Finansal olarak kulübümüzün bugünün yanı sıra geleceğini de kurtarmak, sürdürülebilir bir yapıya kavuşmasını sağlamak ve armamızı hak ettiği gibi ilelebet zirvede tutabilmek için çok emek verdik.

Bu yolda, her daim Fenerbahçemizin menfaatlerini göz ettik ve bu duruşumuzdan taviz vermedik.

Bu temel ilkeden şaşmayarak, Başkanımız Sayın Ali Koç’un büyük mücadelesi sonucu, kendisinin önderliğinde 19 Mart 2021 tarihinde Bankalar Birliği ile borç yapılandırma anlaşmasını imzalayarak kulübümüzü finansal olarak düzlüğe çıkarma hedefimizde çok büyük bir adım attık.

Anlaşmaya göre borçlarımız 2021-2022 ve 2022-2023 sezonlarında anapara ödemesiz olmak koşuluyla 2+7 şeklinde toplam 9 yıllık bir planla yapılandırıldı.

Bu anlaşmanın Fenerbahçemizin ve tüm kulüplerin en maksimum fayda sağlayabileceği şartlarda hayata geçirilmesi için Başkanımızın öncülüğünde Kulübümüzün ortaya koyduğu duruş tüm camiamızın hatta tüm kamuoyunun malumudur.

Ancak 9 yılın sonunda da borçlarımızın sıfırlanmayacağı, daha kat etmemiz gereken çok yol olduğu kaçınılmaz bir gerçektir. Bu durumun bilincinde olarak, Fenerbahçe Spor Kulübü gerek nitelikli insan kaynağının katkılarıyla gelir getirici projeler üretmek, gerekse sahip olduğu kültürle ve temsil ettiği değerlerle markalar için cazibe merkezi olmak zorundadır.

Gelir getirici projeler yaratma konusunda kaydettiğimiz aşamalardan birazdan bahsedeceğim.

Sponsorluk anlamında ise her sezon Fenerbahçe Ailemize yeni üyeler katmayı başardık ve yol yürüdüğümüz iş ortağı sayımızı artırdık.

İş birliklerimizin genişleyerek devam etmesi ve ailemize katılan üye sayısının her yıl artış göstermesi bunun en büyük göstergesi.

Salgın nedeniyle ciddi gelir kaybının olduğu bir ortamda sponsorlarımızın varlığı bizim için çok kıymetliydi. Birlikte zor günleri atlattığımız sponsorlarımızla, Fenerbahçemizin başarılarıyla taçlanacak, güzel ve aydınlık günlere yürüyeceğimize inancım tam.

Bu vesileyle varlıklarından ve katkılarından dolayı başta ana sponsorlarımız Ülker’e, Avis’e, Beko’ya, Öznur Kablo’ya, Opet’e, HDI Sigorta’ya, Doğuş’a, Acıbadem’e ve tüm sponsorlarımıza camiamız adına teşekkür ederim.

İdari konulara gelirsek:

Haziran 2018’den bu yana, Kulübümüzün organizasyon şemasında ve süreç yönetiminde yenilikçi değişimler gerçekleşti. Camiamızla, taraftarımızla bizi daha da yakınlaştıracak, iletişimimizi kolaylaştıracak ve kalbi sarı-lacivert renklerle atan herkesin Kulübümüze olan bağını kuvvetlendirecek bir yapıyı inşa etmek için ilk etapta Halkla İlişkiler, Üye İlişkileri ve Dijital Dönüşüm Koordinatörlüğü departmanlarımızı kurduk.
Halkla İlişkiler ve Üye İlişkileri birimlerimizi, taraftarlarımızın kulübümüzle olan etkileşimini artırmak, sorularını yanıtlamak, görüşlerini almak, üyelerimizin süreçlerini daha iyi yönetmek ve daha yakın ilişkiler kurmak adına hızlıca hayata geçirdik.

İki birimimizde de gelen maillere en geç 48 saat içinde dönme ilkesini benimsedik. Bu zamana kadar, Halkla İlişkiler birimimize gelen yaklaşık 30 bin mailin %73’üne dönüş sağlayarak oldukça yüksek bir oran tutturduk. Çağrı merkezimize gelen 100 bine yakın aramanın ise %82 gibi oldukça yüksek bir oranı cevaplandı.

Üç yılda taraftarın ve camianın çok daha kolay ulaşabildiği ve talepleri konusunda bilgi alabildiği bir Fenerbahçe ortaya çıkardık. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak, çağı yakalamak ve çağı belirleyen kulüplerden biri olmak adına, dijital dönüşüm alanında, gerekli hamleleri yaparak, kararlı bir şekilde ilerliyoruz.

İhtiyaçlarımıza ve ivedilik durumuna göre, dijital dönüşüm sürecinde üç alanı; süreç yönetimi, taraftar ilişkileri yönetimi ve gelir getirici projeleri öncelendirdik. Kulübümüz ile taraftarlarımız arasındaki bağı korumak ve yeni nesillere Fenerbahçe değerlerini aşılayabilmek, bizim için büyük önem taşıyor.

Bu da dijital dönüşüm girişimimizin, en mühim konularından biri olarak planlamamızda yer alıyor.

Bu planlamanın bir parçası olarak, Ekim 2020’de Kulübümüzün resmi taraftar uygulaması olan Mohikan’ın lansmanını gerçekleştirdik.

Yakın zamanda da aldığımız geri dönüşler doğrultusunda, uygulamamızın güncel versiyonunu yayınladık. Uygulama vesilesiyle, taraftarımız hiçbir yerde bulunamayacak, parayla satın alınamayacak deneyimlere, içeriklere ve özelliklere sahip olma şansını elde ediyor. Ayrıca taraftar ilişkileri yönetimi alanında, Kulübümüz bünyesinde Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek kurduğumuz ‘Taraftar Deneyimi’ ekibimizle taraftarımızı daha iyi tanıyarak etkin iletişim ve etkileşim sağlama konusunda çözümler geliştiriyoruz.

Salgın döneminde birçok gelir kalemimizde kaçınılmaz olarak aksama yaşandı. Bu dönemden önce de spor kulüplerinin ve diğer kurumların dijitalleştiği ve dijital dünyada kendine gelir kapıları yaratmaya çalıştığı bir ekosistemdeydik. Yaşadığımız bu salgın dönemi bu ekosisteme olan ilgiyi hızla artırdı ve burada fark yaratmak zorunlu hale geldi. Biz de kulüp olarak bu dönemde teknolojinin nimetlerinden faydalanarak sürekli gelir getirici projelere daha çok odaklandık. Bu odaklanma neticesinde, televizyon ile Youtube içeriklerini tamamen ayrıştırarak Youtube için özgür içerikler üretme adına yatırımlarımızı artırdık. Bunun bir parçası olarak Fenerbahçe Spor Kulübü, Youtube’daki KATIL tuşunu etkin hale getiren Türkiye’deki ilk spor kulübü oldu. Siz değerli taraftarımızın gösterdiği büyük ilgi ile Youtube, Kulübümüz için kıymetli bir gelir kaynağına dönüşmeye başladı. Youtube kanalımız kulübümüze aylık 500 bin TL gelir yaratması ve abone sayısı bazında başarı hikâyesi olarak Youtube global tarafından partnerlerine örnek olarak gösteriliyor. Bu değerli yatırım neticesinde, “Türkiye’nin en fazla takip edilen spor kulübü kanalı” ve “Türkiye’nin 1 Milyon Takipçiye Ulaşan İlk Spor Kulübü Kanalı” unvanlarını elimizde bulunduruyoruz.

Sosyal ve dijital medya alanlarında da yaptığımız yatırımlar ve ürettiğimiz içeriklerle dünya çapında dikkat çeken etkileşim oranlarına ulaşıyoruz. Fenerbahçe SK sosyal medya hesaplarımız; Barcelona, Manchester United ve Chelsea gibi sosyal mecralarda en çok etkileşim alan ve bu alanda dünya sıralamasında ilk sıralarda yer alan takımlarla rekabet ediyor. Ülkemizde ise zirvede yer alıyor. 2021 Ocak ayında, dünya genelinde ulaşılması güç bir rekora imza atarak Twitter’da 25.3 milyon ile bir ay içinde en çok etkileşim alan spor kulübü olduk. Türkiye genelinde, ana hesabımızla birlikte kendi kategorilerinde Basketbol ve Voleybol hesaplarımız da sosyal medya etkileşimi olarak ilk sırada bulunuyor. Fenerbahçe Erkek Basketbol hesabımız, Nisan ayında 1.06 Milyon etkileşim oranıyla Avrupa’da 1. olurken, NBA takımlarının yer aldığı Dünya genelinde ise 4. sırada yer aldı. 2020 yılı genel istatistiklerine baktığımız zaman Voleybol ile Kadın Basketbol hesaplarımız dünyada 1. sırada; ana hesabımız ile erkek basketbol hesabımız ise ilk 5’te kendine yer buldu. Dünya genelinde sosyal medyaya yön veren birkaç takımın içinde yer almaktayız, bunda taraftarımızın gösterdiği ilgi ve alaka yadsınamaz.

Gelir yaratma konusunda hayata geçirdiğimiz bir diğer proje ise, futbolcularımızın maçlarda giydiği formaların internet üzerinden açık artırmaya çıkarılması oldu. Futbolcularımızın imzaladığı maç formaları, dönüşümlü olarak matchwornshirt.com ve www.fenerium.com.tr adresinden satışa sunuluyor.

Dijitalleşme yolunda 2021 Nisan içerisinde de Ülker Grubu’nun yatırımcısı olduğu ‘İstegelsin’ ortaklığında FenerMarket projesini hayata geçirdik. market.fenerium.com adresinden FenerMarket’e 7.000’den fazla ürünü kullanıcılarımıza sunduk. Yapılan alışverişler kullanıcılarımız için avantajlı kampanyalardan yararlanma fırsatı oluştururken; aynı zamanda Kulübümüze de katkı sağlayacak. FenerMarket’in mobil versiyonu da çok yakın zamanda devrede olacak.

Saygıdeğer kongre üyelerimiz, Fenerbahçe yalnızca Türkiye’nin en büyük spor kulübü değil, aynı zamanda Türkiye’nin en büyük sivil toplum örgütüdür. 1907’nin bir bahar gününde kurulmuş, ait olduğu toplumla büyümüş, cumhuriyetin kurucu değerlerine tutunmuş ve kök salmış… bir kulüptür. Bu nedenledir ki, Fenerbahçe toplumun kalbindedir ve öncü olma görevi vardır. Sosyal sorumluluk projelerine gösterdiğimiz hassasiyet de bundan kaynaklanmaktadır. Sosyal sorumluluk alanındaki en büyük hamlemiz, Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin HeForShe hareketine dâhil olmamız oldu. Tüpraş’ın desteğiyle 11 Kasım 2018’den beri var olduğumuz bu hareket kapsamında “Birlikte Eşitiz” diyoruz ve toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik şiddet, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik ayrımcılık konularında farkındalık yaratmak ve daha aydınlık bir geleceğe toplum olarak hep beraber yürüyebilmek için Fenerbahçe Spor Kulübü olarak birçok adım attık.
Tüm faaliyetlerimiz sonucunda, Kulübümüzün Kadın Dostu Markalar Dijital Platformu’nun düzenlediği farkındalık ödülleri organizasyonunda HeForShe hareketine verdiği destekle Kadın Dostu Markalar 2021 Farkındalık Ödülü’nün sahibi olması, yaptığımız çalışmaların görülüyor ve takdir ediliyor olması nedeniyle bize ayrı bir gurur ve motivasyon verdi.

Çocuklarımız, gençlerimiz nasıl bu ülkenin geleceğiyse, sporcu çocuklarımız ve gençlerimiz de bizlerin, bu kulübün geleceğidir. Kulübümüzün öz kaynaklarından yetişerek çubukluyu giymeleri kadar sonraki nesillere örnek olmaları da kültürümüzün devamı açısından oldukça önemlidir. Bu nedenle, gençlere verilen önemin yalnızca sözde kalmaması ve onlara daha iyi şartlar sunmak adına çalışıyoruz. Bu doğrultuda yaptığımız tesis yatırımlarımız çalışmalarımızın başında geliyor. Metin Aşık Kamp Binası’na ek olarak Dereağzı Lefter Küçükandonyadis Tesislerimizin yanında bulunan bir bina kiralanmış ve bu bina futbolcuların tüm ihtiyaçları için gerekli tüm donanım ile donatılarak yeni sezon öncesi hazır hale getirilmiştir. Bu binanın yeni sezon öncesi sporcularımızın kullanımına açılacağını duyurmak istiyorum.

Bir diğer hedefimiz ise Başkanımızın sıklıkla bahsettiği, alt yaş grubu oyuncularımızla Futbol A Takımımızın sürekli etkileşim halinde olabileceği, genç sporcularımızın A Takım’ın dokusunu hissedebileceği bir futbol şube kampüsü projesi. Yine Başkanımızın yakın zamanda bahsettiği üzere, Samandıra Can Bartu Tesislerimizin yakınındaki bir arazinin Kulübümüze tahsisiyle alakalı anlaşma imza aşamasına geldi. Bu durum resmiyete kavuşur kavuşmaz, planlaması hazır olan projemizi ivedilikle inşa etmeye başlamak istiyoruz.
Her zaman şunu vurguladık: Fenerbahçe yalnızca futboldan ibaret değildir, Türkiye’nin en büyük spor kulübüdür. Çocukları, gençleri sporla tanıştıran, Türk bayrağımızı ve armamızı uluslararası yarışlarda dalgalandıran, gurur kaynağı sporcular yetiştiren bir lokomotiftir. Olimpiyat oyunları öncesi, Türkiye’nin en büyük spor kulübü olmanın gururunu yine yaşadık. Atletizm, boks, kürek, yelken ve yüzme branşlarının yanı sıra Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol Takımımızın üç oyuncusuyla birlikte toplam tam 18 sporcumuz, olimpiyata katılım hakkı elde etti ve Türkiye’nin olimpiyata en çok sporcu gönderen spor kulübü olduk. HADİ GELİN BU GURUR TABLOSUNU HEP BERABER İZLEYELİM! (video girer)

Bu sporcular FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ’NÜN SPORCULARIDIR. BU GURUR TÜM CAMİAMIZINDIR.
Kulüp olarak hedefimiz 20-25 bandına ulaşmaktır. Ay sonuna kadar sürecek kota mücadeleleri sonrası bu hedefimizi gerçekleştirmiş olmak istiyoruz. İnanıyorum ki sporcularımız hem ülkemizi hem Kulübümüzü Tokyo’da en iyi şekilde temsil edecek ve kendilerinden sonraki nesillere iyi birer örnek olacaklar. Bu sporcularımıza medyanın gösterdiği ilgi hem sporcuların ve bizlerin motivasyonu, hem de potansiyel yeni sporculara iyi örnek teşkil etmesi açısından çok mühimdir. Üç yıl boyunca attığımız iletişim adımlarıyla Fenerbahçe ve medya arasında olan mesafeyi önemli ölçüde kapattığımıza inanıyorum. İyi niyetli ve paylaşımcı yaklaşımımızın da basın mensuplarının olimpik sporcularımıza gösterdiği ilgide pay sahibi olduğunu düşünüyorum. Yeni dönemde de bu zamana kadar yapılanların daha da üzerine ekleyerek, medyanın önemini bilerek ve bunu basın mensuplarına hissettirerek kurmuş olduğumuz iyi ilişkileri güçlendirmeye devam etmeyi arzuluyoruz.

Kıymetli kongre üyelerimiz! Genel Kurulumuz, Kulübümüzün en üst mercii olma sıfatıyla çeşitli konularda Yönetim Kurulu’na, derneğimizin her türlü üçüncü kişi ve kurumlara karşı temsil edilebilmesi için yetkiler vermektedir. Tabii ki her toplantımızda, Kulübümüzün yönetimini aksamayacak şekilde sağlayabilmek için sizden yetki almamız gereken konuları önünüze getiriyoruz.

Türkiye’nin en büyük spor kulübü ve en büyük sivil toplum örgütü olmanın birbirine yüklediği sorumluluklar vardır. Bundan kaçmayı düşünmek bir kenara, her daim üzerimize düşen sorumluluk neticesinde öncü olmak için büyük bir heves içerisindeyiz. Fenerbahçe tarihinde kadın sporcularımızın yükselişiyle Cumhuriyetimizde kadınların kazandığı konum birbirini takip eder. Tarihimiz yıllar boyunca gururla anlatılabilecek, ilklere imza atmış kadın sporcu öyküleriyle dolu. Tarih var olduğu sürece kadın başarılarıyla dolu yeni sayfalar eklemek bize ancak gurur verir. Bu kapsamda Türkiye’de kadın futbolunun gelişiminde yer ve söz sahibi olmak, çağı ıskalamamak ve geleceğin kadın futbolcularını yetiştirmek adına Kadın Futbol Şubemizin kurulması için sizlerden yetki isteyeceğiz. Sayın Başkanımızın da daha önce ifade ettiği gibi iki seçenek üzerinde duruyoruz. Var olan bir takımla iş birliği yapmak ya da alt liglerden başlayarak yükselmek masada olan iki seçenektir.

Her zaman toplumun içinde var olmakla, toplumun kalbinde olmakla övündük, gurur duyduk. Toplumumuzun her bir kesiminin meselesi, yaşadıkları bizim de gerçeğimiz oldu. Ülkemizdeki engelli nüfusu da bizim için çok değerli kesimlerin başında geliyor. Hem kulüp hem de milli takım bazında son zamanlarda bize büyük mutluluklar yaşatan engelli takımlarımız toplum gündeminde de yer ediyor. A Milli Engelli Futbol Takımımız son yıllarda çok büyük başarılara imza attı. Biz de Fenerbahçe Spor Kulübü olarak bu başarıların artarak devam etmesi, engelli sporcularımızın hak ettiği değeri görmesi ve bayrağımızı daha çok dalgalandırması taraftarıyız. Bunu bir sosyal sorumluluk meselesi görerek ve sahip olduğumuz misyonla, engelli şubemizin kurulması konusu, bugün sizlerin kararına sunulacak. Umuyorum ki kurulması halinde bu şubemizde de nice başarılara şahitlik edeceğiz ve kulüp tarihimizde çok kıymetli bir sayfa açacağız.

Toplumsal sorumluluklarımızın yanı sıra, Türkiye’nin en büyük spor kulübü sorumluluklarımızı da yerine getirmek bizlerin doğal görevi. Fenerbahçe’nin girdiği her alan, her branş doğal olarak ivme kazanır, ilgi çeker. Ayrıca gerek ülke gerek dünya çapında trendlerin ve izleyici ilgisinin hangi noktalara gittiğini takip etmek ve buna uygun hareket etmek, pozisyon almak, hamle yapmak da ayrı bir sorumluluk. Son birkaç yılda e-spor alanında ülkemizde ve dünyada oluşan endüstri hızlı bir büyüyor. Ülkemizde e-spor’a olan ilgi dünya ölçeğinde de ilk sıralarda yer alıyor ve Türkiye bu özelliğiyle e-spor dünyasında en çok dikkat çeken pazarlardan biri. Geç kalmadan bu pazardaki yerimizi almanın Kulübümüzün geleceği için hem gelir hem de marka değeri anlamında mühim olacağı inanıyoruz. Tabi ki böyle bir kararı alabilmek için sizlerin iradesine başvuracağız.

Sayın genel kurul üyeleri, yönetimde olsak da olmasak da her Fenerbahçelinin nihai hedefi, başarıdan başarıya koşulan üç yılların, on yılların, hatta asırların tarih kayıtlarına geçmesidir. Her zaman için aslolan Fenerbahçe’dir. İnanıyorum ki Kulübümüze üye olurken Fenerbahçe sevdası, sahip olduğumuz tutku, bu onur nişanesini göğsümüzde ömür boyu gururla taşıma isteği hepimizin buluştuğu ortak duyguydu. Hepimiz Kulübümüzün en büyük başarılara ulaşmasını sağlamak, Fenerbahçemizin geleceğinde söz ve katkı sahibi olmak için en içten, en kalpten, çocukluğumuzdan çubukluya vurulduğumuz en saf duygudan yola çıkarak bu yola koyulduk. Bu camia öyle bir kültürden köklendi ki, Fenerbahçe için bir kuruş veren de milyonlar veren de en kalbi duygularıyla destekleyen de hiçbir zaman birbirinden ayırmadı; ama fertlerinin gönlü genişliğine de her daim mazhar oldu. Hiçbir zaman aidatla ya da diğer zorunluluklarla sınırlı kalmadan Fenerbahçe ne zaman ihtiyacı olsa aradığı nefesi camiasında buldu. Bu teveccühün hiçbir kulübe kolay kolay nasip olmayacağının bilincindeyiz. Lakin zaman ilerledikçe, dönem farkları ve değişen şartlar da hayatımızın gerçekleri olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle de dönemin şartları gereği hem hiçbir kongre üyemizi mağdur etmeyecek hem de Kulübümüz de gerekli desteğin sağlanabileceği ölçüde bazı kaidelerde değişiklikler yapmak gerekebiliyor. Aidat konusu da bunlardan biridir. Bu dönem şartları içerisinde Fenerbahçemizin tüm kongre üyeleri tarafından el verilmesine ihtiyacı var. Sizlerin bu konuyu sağduyu içerisinde değerlendireceğine olan inancımızla, bu hususu bugün tartışmaya ve oylamaya sunacağız.

Büyük camiamız, tabii ki en büyük arzumuz geride kalan üç yıla göre her anlamda çok daha iyi bir performans ortaya koyarak camiamızı mutlu etmektir. Bizler Kulübümüzü arzulanan ve hak ettiği noktaya taşımak, 7’den 70’e tüm taraftarlarımızın gurur duyacağı takımlar, sporcular yaratmak için göreve yeniden talip olduk, aday olarak karşınıza çıktık. Konuşmamın başında söylediğim gibi bugün burada sizlerin yapacağı konuşmaların, yönelteceği eleştirilerin ve ortaya koyacağı önerilerin Kulübümüzün geleceği için büyük önem taşımaktadır. Çünkü Fenerbahçe gücünü, kudretini camiasından alır.

Yarın çıkacak her türlü sonucun camiamız adına hayırlı uğurlu olmasını diliyor, hepinize sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum.

Sağlıcakla kalın.”

- Advertisement -
BENZER HABERLER
- Advertisment -

Günün içinden